Ekosistem; tüm canlı organizmaların (Bakteriler, arkeler, protista alemi, mantarlar, bitkiler ve hayvanlar) ve cansız maddelerin (su, hava, ateş, toprak) içerisinde yer aldığı bütünü kastetmek için kullanılan biyoloji terimidir.
Ekosistem fevkalade önemli bir kavramdır. Zira bütünü içerisinde barındıran ekosistem, canlılığın devamı için gerekli şartları ve imkânları başta insanlar olmak üzere tüm canlılara temin etmektedir. Dolayısıyla ekosistemin fıtratını bozmamak, onun doğal vaziyetini tahrip etmemek ve var olan statik mevcudiyeti muhafaza etmek mühim ve üzerinde hassas bir şekilde durulması gereken bir husustur.
Canlılık tarihi ve bilhassa insanlık tarihi derin geçmişe sahip bin yıllarca önce başlamış ve o zamandan bu zamana değin süregelmiştir. Çok uzun süre devam eden insan ve hayvan faaliyetleri neticesinde ekosistem çeşitli zararlar görmüştür. Söz gelimi; dünya oksijeninin e’i gibi yüksek bir oranda oksijen ihtiyacını karşılayan ve bilhassa okyanus ve denizlerde yaşayan mavi yeşil algler, su kaynaklarından uzak tutulması gereken maddeler taşımacılık işlemlerinde yeterli tedbirler alınmadığı için deniz ve okyanuslara sızmakta ve bu alanda canlılığa çok büyük zararlar vermektedir.
Mavi yeşil algler gibi fevkalade önemli bir işi ifa eden pek çok canlı gördükleri tahribat sonrası canlılığını ve işlevselliğini yitirmektedir. Dünya genelinde en yaygın geçim kaynağı ve temel besin olan balıklar da aynı zarardan nasibini almakta ve bu durum tedbir alınmadığı takdirde daha büyük felaketlere gebe olmaktadır. Öte yandan, dünyanın akciğerleri olan ağaçlar ekolojik hassasiyetler baz alınmadan ifa edilen işlemler sonucunda tahrip olmakta ve bu durum habitatı orman olan çok sayıda canlıya bu itibarla dolaylı olarak tüm ekosistem dengesine zarar vermektedir. Verilen zarar ve yanlış uygulamaları çoğaltmak mümkün.
Ancak önemli olan husus ekosisteme karşı olan bu tavrın bir an evvel değişmesi, ekosistemin bozulan tahrip olan ve nihayetinde işlevselliğini yitiren unsurların geri kazanımı ve kalıcı bir çözüm ile doğaya olabildiğince olumlu etkide bulunmayı sağlayacak faaliyetlerin bulunmasıdır. Aksi takdirde, ekosistem bu duruma daha fazla dayanamayacak ve gayet tabii olarak canlılık büyük bir tehlike ile baş başa kalacaktır.
Ekosistemi bütün olarak ele alan ve özelde canlı organizmaların birbirleri ile ve cansız maddelerle olan etkileşimini inceleyen, gözlemlerini veriler ışığında açıklayan ve geleceğe ilişkin yapılması gerekenleri dillendiren bilim dalı ise ‘’Ekoloji’’ olarak adlandırılmaktadır. Ekoloji bilimi uzmanlarına ise ‘’Ekolog’’ yahut doğa bilimci adı verilmektedir.
Doğa bilimcilerinin ısrarla ve yıllarca üzerinde durduğu ve her fırsatta dillendirdiği bir gerçek vardır. Bu ‘’acı’’ olarak nitelendirilen gerçek; insanların doğaya karşı doğrudan yahut faaliyetleri gereği dolaylı olarak takındığı tavır değişmelidir. Aksi takdirde doğa ile birlikte canlılık da kısa bir süre sonra yok olma tehlikesi ile baş başa kalacaktır. Doğa bilimcilerinin yayımladığı verilere göre; tabiat insanlığın acımasız tutumu sebebiyle tüm zenginliğini kaybetmekte ve uzun vadede kaynak sunmakta aciz kalmaktadır. Bu feci vaziyetin, ekolojik hassasiyetleri en üst perdeye çıkarıp belirli birtakım yol ve yöntemler vasıtasıyla önlenmesi gerekmektedir.
Bu amaçla ilk olarak 1992 yılında bir araya gelen Avrupa Birliği Eko Etiket noktasında uyulması gereken standartları ve teamülleri belirlemiştir. Yapılan ekolojik denge ve sürdürülebilir ekosistem deney ve çalışmaları neticesinde elde edilen bulgu; doğaya ve doğal kaynaklara verilen tahribatın önemli ölçüde ürün ve hizmetler yolu ile gerçekleştiğini kanıtlamıştır.
Eko etiket standartları itibarıyla bu soruna çözüm olmak ve çevre duyarlılığı noktasında hassasiyet geliştirmek ve mevzuat belirlenerek firmalar, üreticiler ve tüketiciler için bir standart koymak amaçlanmıştır. Bu amaca binaen koyulan prosedürler firma ve hizmetlerin üretim aşamasına yönelik, üretilen ürünlerin doğa ile etkileşimine yönelik ve geri dönüşüm safhasının ekosisteme olan tesirlerine yönelik birtakım denetleyici ve düzenleyici yazılı mevzuat ve kriterler geliştirilmiştir.
Eko etiket olarak nitelendirilen bu sistem dünya geneli yaygınlaşması beklenen bir sistemdir. Bu anlayış doğrultusunda ülkemizde hizmet veren kuruluşumuz Ekomark© Avrupa birliği kriter, prosedür, usul, mevzuat ve teamüllere paralellik göstermekte olan bir eko etiket kuruluşudur.
Bu bağlamda ürün ve hizmetlerin doğa ve birey sağlığı ile nihayetinde ise geri dönüşüm işlemi ile ilgili, standartlara göre yapılan inceleme ve denemeler neticesinde belgelendirme işlemi yapmaktadır.