Yaşadığımız dünya her geçen gün çeşitli faaliyetler sonucu kirlemekte ve zarar görmektedir. Fabrika ve tesislerin ürettiği ürünler ve hizmetler, petrol ve uzay araştırmaları, sanayileşme ve endüstriyelleşme hareketleri ve çevresel atıklar içerisinde bulunduğumuz ekosistemin tahrip edilmesine sebep olmaktadır.
Doğada yaşayan tüm canlılar ise yaşamlarının idame ettirilmesi için gerekli olan enerji, besin ve materyalleri ekosistemden almaktadır. Dolayısıyla ekosisteme yapılan tüm zararlı faaliyetler eninde sonunda ekosistem içerisinde yaşayan canlılara mutlaka tesir edecektir. Bu bağlamda dünyada git gide ekosisteme duyarlılık artmakta ve gelecek toplumlara temiz ve sağlıklı bir çevre bırakma yolunda ciddi adımlar ve girişimler olmaktadır.
Aksi taktirde canlılığın sürdürülebilirliği ve neslin sağlıklı bir şekilde devamı gerçekleşmeyecek ve tüm canlıları zor günler beleyecektir. İlk olarak 1992 yılında Avrupa Birliliği önderliğinde başlayan eko etiket yani ekosisteme duyarlı ürünlere verilen etiket hareketi şuan tüm dünyada oldukça yaygın bir faaliyet göstermektedir.
Ülkemizde ise bu faaliyet kuruluşumuz tarafından Ekomark© Standardı adı altında Ekomark© Etiketi verilerek yapılmaktadır. Yapılan eko etiket faaliyetler hayatın pek çok noktasına olumlu tesir etmektedir. Eko etiket neden gereklidir sorusuna verilebilecek en tatminkâr cevap; canlı ve cansız maddelerin içerisinde yaşadığı ve hayatın devamı için gerekli enerji, besin ve tüm materyallerin bünyesinden alındığı ekosistemin ve ekolojik döngünün sağlıklı bir şekilde işlemesi içindir cevabı verilebilir.
Bahsi geçen ekosistem faaliyetinin doğru ve doğal bir şekilde işlemesi fevkalade önemli bir husustur. Zira başta insanlar olmak üzere tüm canlılar doğal kaynak olan güneşten enerji almaktadır. Ekosistem içerisinde yer alan güneş, eğer ekosisteme ve çevreye karşı hassas ve zararsız bir tavır takınılmaz ise işlevini yitirecektir ve enerji noktasında tüm dünyayı olası felaketler bekleyecektir. Ekolojik denge ve çevre duyarı gözetilmeksizin yapılan faaliyetler sonucu ilklimler değişmekte pek çok canlının yaşadığı buzullar hızla erimektedir.
Pek çok canlı ise yanlış ürünler ve hizmet kullanımı sebebi ile ortaya çıkan sonuçlardan olumsuz etkilenmekte ve nesli tükenmektedir. Neslin tükenmesi tehlikesi; eğer önlem alınmaz ise en sonunda insanlığın başına gelebilecek ciddi bir tehlikedir. Bunun bir diğer örneği ozon tabakası için hâlihazırda yaşanmıştır. Çevre hassasiyeti olmadan üretilen parfümeri ürünleri ve araçların, fabrikaların faaliyetleri sonucu doğaya bıraktıkları gazlar neticesinde bugün ozon tabakası çok incelmiş ve hatta yer yer boşluklar oluşmuştur. Dolayısıyla ozon tabakası, güneşten gelen zararlı ultraviyole benzeri ışınların zararını seyretmek ve absorbe etme işlevini kaybetmiştir.
Netice ise dönüp dolaşıp insanlara olumsuz bir şekilde geri dönmüştür. Bugün başta cilt kanseri olmak üzere tüm diğer deri rahatsızlıklarının bu denli artmasının sebebi ozon tabakasına verilen zarardan olmaktadır. Bu tekil örneğin özelinde sair örnekle genele kıyaslanabilir. Tümevarım mantığı ile bakıldığı taktirde; canlılığımız için önemli tüm unsurların çevre hassasiyeti olmadığı taktirde zarar göreceği ve hiç şüphesiz gördüğü zararın misli misli fazlasını ise insanlara yönlendireceği muhakkaktır.
Doğa bir aynadır. Nasıl tavır alınırsa canlılara aynı şekilde dönüş yapacaktır. Eko etiket bu sebepten ötürü çok gereklidir. Niçin gerekli olduğuna dair söylenebilecek örnekler pek çok olmakla birlikte en mühim sebebi canlılığa olan tesiridir. Dolayısıyla insanlar, eko etiket ile çevre hassasiyeti yüksek ürünleri tercih etmeli ki doğaya verilen zarar tazmin edilebilsin.
Öte yandan insanlardaki bu eğilimi gören üreticiler ise, ürün ve hizmetlerinde geniş bir pazar hacmi yakalamak ve diğer firmalardan bir adım öne geçmek adına eko etiket başvurusunda bulunmalı ve bu sayede geniş yelpazede tüketici hacmine sahip olabilsin ve bu amaca ulaşırken öte yandan doğal çevre hususuna da üzerine düşen sosyal sorumluluğunu ifa edebilsin.
Eko etiket; çok yönlü fonksiyonları sayesinde pek çok amaca birden hizmet etmektedir. Bu bağlamda günümüz dünyasının vazgeçilmez ve yegâne doğa koruma ve ekolojik hassasiyeti muhafaza etme aracıdır. Dünya gittikçe bu noktada faaliyetlerini artırmaktadır. Bununla birlikte ülkemiz ise uyum yasaları gereğince eko etiket işlemini fiilen başlatmış ve destekliyor durumdadır.
Ancak belirli sebepler gereği yasal ve hukuki alt yapı ile hazırlanamamıştır. Çok kısa zamanda hukuki temellendirilmesi ve yasal dayanağının hazırlanıp yürürlüğe girmesi beklenmektedir. Gelecekte ise hayatımızın vazgeçilmez unsur olması beklenmekte olan eko etiketler şuan oldukça rağbet görmekte ve daha şimdiden yaygınlaşmış durumdadır.